Nuri Levent Ünver
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Yazarlar
  4. Tarım sektörü alarm veriyor

Tarım sektörü alarm veriyor

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Nisan ayazının vurduğu umutlar :Tarım sektörü alarm veriyor

Ülkemiz tarımı, geçtiğimiz hafta 30 ilde etkili olan beklenmedik soğuk hava dalgasıyla ağır bir darbe aldı. Nisan ayında yaşanan bu sıra dışı ayaz, tarlaları ve bahçeleri beyaz bir örtü gibi kaplarken, üreticinin umutlarını da dondurdu. Tarım Bakanlığı’nın ilk açıklamaları “çok büyük sorun yok, tespitler sürüyor” şeklinde olsa da, sahadan gelen feryatlar durumun vahametini gözler önüne seriyor.

Tarım, takvimin hassas dengeleri üzerine kurulu bir üretim döngüsüdür. Bazı dönemlerde yaşanan olumsuzlukların telafisi, ne yazık ki birkaç günde ya da haftada mümkün olmaz. Bu soğukların vurduğu meyve tomurcukları, sebze fideleri, gelecek hasadın temellerini oluşturuyordu. Şimdi bu temeller sarsılmış durumda ve kayıpların giderilmesi için yıl veya yılların geçmesi gerekebilir.

Son yıllarda uygulanan tarım politikalarının etkisiyle zaten zorlu bir süreçten geçen çiftçimiz, doğanın bu acımasız darbesiyle adeta yıkılmış durumda. Mücadele azmi kırılan üreticinin gözlerinde belirsiz bir gelecek kaygısı okunuyor. Tam da bu noktada, Tarım Bakanlığı’nın varoluş gerekçesi bir kez daha önem kazanıyor. Üretim, sadece çiftçinin değil, tüm ülkenin gıda güvenliğini ilgilendiren stratejik bir meseledir.

Bu felaketin zincirleme etkileri olacağı aşikardır. Tarladan sofraya uzanan bu hayati zincirin her halkası zarar görecektir. Tedarikçiler, alıcılar, ihracatçılar ve nihayetinde tüm tüketiciler bu durumun olumsuz yansımalarını hissedecektir. Raflardaki ürünlerin fiyatlarının artması, hatta bazı ürünlere ulaşmakta zorluk yaşanması kaçınılmaz bir sonuç gibi duruyor.

Ancak asıl sorgulanması gereken nokta, sorumluluktan kaçmak istercesine dile getirilen “üretici sigorta yaptırmıyor” söylemidir. Neden üretici sigorta yaptıramıyor ya da yaptırmıyor? Bu sorunun derinlemesine incelenmesi ve çözüm yollarının bulunması gerekmektedir. Belki de sigorta sisteminin kendisi üretici için cazip olmaktan uzak veya erişilebilirlik sorunları bulunmaktadır.

Dahası, bu zorlu süreçte üretici örgütlerinden beklenen güçlü sesin duyulmaması da ayrı bir hayret konusudur. Çiftçinin haklarını savunmak, onların sesi olmak için kurulan bu örgütlerin sessizliği düşündürücüdür. Oysa ki, her zaman dile getirdiğimiz gibi, bilinçli bir örgütlülük ve ortak bir ses çıkarabilmek, karşılaşılan her türlü zorluğun üstesinden gelmenin en etkili yoludur.

Nisan ayazının tarım sektöründe açtığı derin yaralar görmezden gelinemez. Tarım Bakanlığı’nın hızlı ve etkili çözümler üretmesi, üreticinin yanında olduğunu hissettirmesi ve uzun vadeli stratejiler geliştirmesi hayati önem taşımaktadır. Aksi takdirde, tarladaki don, sadece ürünleri değil, ülke ekonomisinin ve gıda güvenliğinin geleceğini de donduracaktır. Üreticinin çaresizliğine sessiz kalmak yerine, hep birlikte bu zorluğun üstesinden gelmek için harekete geçmek zorundayız.

Saygılarımla

Ziraat Mühendisi

Nuri Levent ÜNVER

Tarım sektörü alarm veriyor
Yorum Yap
Giriş Yap

Haberite.com ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!